19 Şubat 2013 Salı

Vahşete duyulan tiksinti

Dünyada dehşet verici, korkunç olaylar dönüyor. Büyük kısmını yaşamak değil filmlerde bile görmedik. Buna maalesef mi demeliyim yoksa şükür mü, bilemiyorum. Evet tabi ki kimselerin bu vahşet olaylarını birebir yaşamalarını istemem ama ya görmezlikten gelmek ya günün birinde karşımıza böylesi bir olay çıktığında dünyada böyle bir an ilk kez yaşanıyormuş gibi davranmak olmalı mı sence?
Sevgiyi ya da vahşeti açıktan yaşamak kültürden kültüre değişiyor, biliyorsun. Bizimki gibi vahşetin ağırlıkla yaşandığı bir memlekette, sevginin ulu orta yaşanmasına tuhaf bakmamızı anlayabiliyorum. Peki bu kadar fazla vahşete maruz kalmamıza rağmen neden hala içimizden birileri "o" olay ilk kez oluyormuşçasına şaşırmaktan alamıyor kendini?
Televizyonda bir adamın karısını 18 yerinden bıçakladığını duyup kanal değiştiriyoruz, 27 kişinin tecavüz ettiği çocuğa bu durumdan haz aldığı iddiasında bulunanların haberini yapan gazete sayfasını çeviriyoruz, birilerinin boğazını kesiyoruz, birilerine işkence ediyoruz, birilerinin böbreğini çalıyoruz, birini hadım ediyoruz, birinin tırnaklarını söküyoruz...
Bu kadar çoğunu yaşamasak da şahit oluyoruz. Ama ben yine de gözümün önünde kolu kopan adama yardım etmek yerine, sahnenin dehşetine kapılıp o adamın kolunu kaybetmesine neden olmaktan endişe ediyorum. Gözümün önünde hızla gelen bir arabanın çarpmasıyla, boğazından kanlar fışkırarak, 1,5 metre yukarı sıçrayarak can çekişen kediye yardım etmektense, sıçrayışlarının sona ermesini bekleyip, elimden bir şey gelmeyeceğini bilip oradan uzaklaşmayı bekliyorum. Halbuki ben, herkes tiksintiyle etraftan uzaklaşırken hem o adamın kolunu kurtarmak hem de o kediyi yaşatmak istiyorum. Belki bu tip bir vahşete karşı bazılarının duyduğundan daha az tiksinti duyduğum için kendimi daha fazla ait hissediyorum bu dünyaya, bu memlekete ama bu yine de o kolu ya da o kediyi kurtaramayışımın içime saldığı vicdan azabından beni kurtaracak kadar az değil. Bir gün olsun istiyorum. Bir gün o vahşete daha az katkıda bulunmak istiyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder