18 Ağustos 2011 Perşembe

Mutlu nefes

Kalbim ağzımda atıyor sanki. Bunun etkisiyle başım aynı ölçüde zonkluyor ve ateşler içinde... Karnımın ağrısı beni henüz doğmadığım zamanlara götürüyor, bi cenin halini alıyorum. Ağrı kesici, sıcak su torbası, kıvrılmak yatağa uzanmak.. Hiçbiri çare değil. Saatler akıp gidiyor da kolayca, o geçmek bilmiyor. Yine de dilime gelmiyor kendi sesimi duyamıyorum, "evet hastayım!" derken. Söylemezsem daha iyi olacakmışım gibi . Halbuki karnımın dili olsa konuşurdu, "hastayım , ölüyorum, kahretsin!", derdi. Karnım yavaştan guruldamaya da başladı, bana sinyal veriyor konuşuyor kendi dilinde.. Burnumdan geçen havayı hissediyorum sanki, yarısı yolda kalıyor ciğerlerime gitmiyor gibi. Yetmiyor aldığım nefes. Şimdi var gücümle alabildiğim kadar havayı içime çekiyorum. Nafile.. Düzen aldıramıyorum.. Bir az geliyor aldığım hava bir de çok. Daraldıkça daralıyorum. Yetişemiyorum bedenimin hızına..
Bir gün önce..
Öğle vakti uyanmıştım. Bir şeyler atıştırdım, acıkmamıştım henüz maksat alışkanlığım doysun.. Yemeğimi yerken bol bol güldüm konuştum. Sadece bir ambulans sesi irkilmemi sağlayabilmişti. Kim hastalandı acaba? Bu sıcakta kalp krizi mi, kaza ya da boğulma? Belki zor nefes alıyorlardı. Hayal edemedim, hissedemedim bile..
Şimdi,
sağlıklı bi bedenim varmış diyorum. O gün bunun fakında olmayan sağlıklı biriymişim meğer.. Yıllar yılı her şey için bi işaret bi başlangıç bekleyen insan olan ben sağlıklı bedenimden de aynı tepkiyi beklemişim. Ama tepkisizlikmiş onun işareti. Yolunda olan bir şeyin yolunda olduğuna, iyi olduğuna dair bir iz olmazmış..
Bu anlattıklarımı birine duyurmak isterdim. " Hah! Bir de bu rezil halinle mutlu olduğunu nasıl söylersin, mutluluğun ne demek olduğunu bilmiyorsun sen!" diyen kişiye. Yukarıda senden bahsediyordum. Sen ne kadar farkındasın ki aldığın onlarca temiz nefesin, bir de mutluluğu tanımlamaya çalışıyorsun. Bilmezsin ki mutluluk sahip olduğumuz sağlıklı bi bedene benzer elimizdeyken anlamayız, fark edemeyiz bile onu. Mutsuzluksa bi illet gibi ancak bize geldiğinde cebelleşiriz onla. Bilemezsin ki mutluyum diyen o insanlar aldığı her nefesin farkında olduğu için mutlu, sadece. Sen ise yalnızca ağrıyan karının acısını içinde bastırabildiğin sürece mutluyum sanırsın kendini, duyduğun mutsuzluğun işaretiyken. Mutluluğun işareti yok bunu bil. Tabi kime söylüyorum, mutsuzluğunun çığlıklarını bastırmaya çalışan adam, mutluluk da kahkahalar atıyor sanıcak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder